uyum-poz-an
sadece bilim değil hayat
da itaatsiz olana ihtiyaç duyar!
ege’nin küçük bir sahil
kasabasında, durakta bekleyen bir kadının iki görüntüsü / pozu arasındaki farkı
doğuran içsel ve dışsal nedenler neler olabilir?
ilk kare, bütün doğal
varolma hali, dağınıklık ve uyumsuzlukla özel bir insanı işaret ederken; ikinci
karede, bilinçli olarak toparlanıp düzgün (!) kaydedilme isteği gereğince
ortaya çıkmış, herkes gibi olma halinden mütevellit bir uyumluluk sergilenmekte.
iki karede de toplumun en küçük parçası ve toplumsal uyumun en minimal noktası,
bir insan mevcut. kabul edilebilir olma, herkes gibi olma, içsel ve/veya
toplumsal itaatin üretilme nedenleri olarak dururken rıza mekanizması, biat
etme ve itaat gönüllü kulluğun anahtar kelimeleri…
öncesi vardır ama insanların
itaat etmekle kalmayıp boyun eğmeye, hatta kulluk etmeyi arzuladıklarından ta
on altıncı yüzyılda dem vuran etienne de la boetie; iktidar ilişkilerinin en
üst düzeydeki kurumsallaşması olarak devleti işaret ederek gönüllü kulluk kavramını
bulgular, ama asıl üstünde durduğu kulluk edenlerdir. “siz iktidara rıza
göstermezseniz, o kendiliğinden yıkılır” derken uyumlanma ve içsel itaat
kalelerinin insanı mahvedecek öğeler olduğunu, bundan çıkışın olanaklı olduğunu
ifade eder. ve gönüllü kulları suçlar: “size böylesine hakim olan kişinin iki
eli, iki gözü ve bir bedeni var. sizden tek farkı sizin ona sağladığınız
üstünlük. eğer siz vermediyseniz, sizi bu kadar gözetlediği bu kadar gözü
nereden buldu? sizden almadıysa nasıl oluyor da sizi dövebildiği bu kadar eli
olabiliyor? kentlerinizi çiğnediği ayaklar, sizlerin değilse bunları nereden
almıştır? sizin tarafınızdan verilmiş olmasa, üzerinizde nasıl iktidar
olabilir?........siz, zavallı ve acınacak insanlar…o daha güçlensin diye, o
daha katı olsun diye ve tasmanızı daha kısa tutsun diye güçsüzleşiyorsunuz.”
(etienne de la boetie, gönüllü kulluk üzerine söylev)
duraktaki kadının ikinci
pozunda simgeleşen uyumlanma hali ve onun nedeni olan içsel kabuller silsilesi
itaat mekanizmasının belki de en minimal noktası ama asıl tehlike hep o
noktadan başlamıyor mu?
okura not: iki pozun
zamansal dizini farklı olsaydı bu çalışmanın adı uyumbozan olacaktı ama
maalesef olamadı…
suzan orhan
8 ocak 2010 izmir
(uyum-poz-an, 17-28 şubat 2010 tarihleri arasında istanbul'da kargart'da yapılan "toplum düşmanı"nda sergilendi.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder